Fahişe (Böl. 17-19)
Bölüm 17, 18 ve 19.
Fahişenin gizemi mi?
Bu öykü şimdi kaselere bir ektir (mühürler ve borazanlarda da olduğu gibi). Tanrı’nın gazabının ana teması olan şeyi büyütüyor Bu yeni bir şey değil, ama daha önce sahip olduğumuz tüm kötülükleri tek bir karmaşık resimde özetliyor: Babil olan ve bir canavarın üzerinde oturan fahişe.
Fahişe, yeryüzünün hükümdarını manipüle eden ve kutsalları öldüren biri olarak tanımlanır. Fahişe, daha sonra İsa’ya ve kutsallara karşı savaş düzenleyecek olan bir canavarın üzerinde oturmaktadır.
Canavarın kendisi yeryüzünün kralları üzerinde kontrol sahibi olarak tanımlanır.
Bu, kutsallara karşı durdurulamaz bir güç gibi görünmektedir. Ama ironi burada ortaya çıkar: Canavar (13. bölümdeki yenilmez olarak tasvir edilen ilk canavar) yenilmez olmaktan çok uzaktır ama Tanrı ile karşılaştırıldığında güvenilmez olarak alay edilmektedir.
Dahası, canavar ve fahişe azizleri alt etmeyi başaramayacak, ancak tüm güçlerini canavara veren krallar tarafından yok edilecektir. Bu nasıl gerçekleşebilir? Çünkü Tanrı böyle olmasını istedi. Bunun nedenini daha sonra göreceğiz.
Fahişenin kendisi Mesih’in Gelini’nin (Kilise) karşılığıdır ve öncelikle ekonomik ve mali gücü temsil eder. Ama dahası da var. Fahişe dışarıdan geline çok benzemektedir ve kolay yolu seçip akışa uymak isteyen (ve canavarın işaretini alan) Hıristiyanlar için ev sahibi olabilir.
Fahişe bu dünyanın yöneticilerini refah getirmeleri için etkilemiştir (bu yüzden bir Hıristiyan olarak öncelikli hedefiniz buysa dikkatli olun).
Fahişenin etkisi ve yargısı
Fahişe, dışarıdan kilise gibi görünse de, kilisenin ve tanıklarının azılı bir düşmanıdır ve kargaşaya neden olur. Daha yakından incelendiğinde, fahişe üçüncü mührün nedenidir: Açlık, ekonomik adaletsizliğe dayanır, ancak lüks malların mevcudiyetini sağlar ve kitlelerin acı çekmesine rağmen zenginleri sağlar. İnsanlar diğer kaynaklar gibi malzeme olarak kabul edilir.
Mükemmel kilise (rahatsız edici tanıklık ve şehitliğe değil, bereket ve refaha odaklanan kilise) olmak da fahişenin kaderidir: Canavar kiliseye saldırmaya çalışırken İsa müdahale eder ve hedef kilise yerine fahişedir. Krallar, canavarın temsilcileri olarak fahişeye yargı getirirler.
Fahişe gururludur ve kendini dokunulmaz olarak görür, bu nedenle tarihi Babil’de olduğu gibi yargısı çabuk gelecektir. Babil çifte ölçü ile yargılanacaktır, yani başkalarına dağıttığı şeyin aynısını çekecektir.
Fahişenin tanımına neden bu kadar uzun vurgu yapılıyor (iki bölümden fazla)? Çünkü bizler rahatlıktan adalete çağrılıyoruz. Eğer fahişenin bir parçasıysak, bu bizi putperestliğe götürecektir (Eski Ahit’te putperestlik ticaretle bağlantılıdır) ve bu da insanları sevmeyip sömürdüğümüz davranışlarımızı değiştirecektir.
Peki ya şimdi?
Fahişe yargılandı, yani şimdi Mesih’in Gelini düğün için hazır. Kilise artık Damadını görmeye hazırdır. Ama önce O, şeytani üçlünün geri kalanını yargılar.
Ağzından çıkardığı bir kılıçla gelir ve her birini tek başına yargılar (melekler sadece şeytanı ve sahte peygamberi yakalamak için oradadır). Bu bir savaş değil, daha çok bir mahkeme salonudur. İsa son yargıyı getirir.